Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

ABD’den Suriye’de ateşkes açıklaması

İsrail ordusu, Çarşamba günü Suriye’nin başkenti Şam’daki savunma bakanlığını ve

İsrail ordusu, Çarşamba günü Suriye’nin başkenti Şam’daki savunma bakanlığını ve ülkenin güneyindeki hükümet güçlerini vurdu. Bu saldırılar, ağırlıklı olarak Dürzilerin yaşadığı Süveyda vilayetinde dört gündür süren mezhep temelli kanlı çatışmaların ortasında gerçekleşti.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail güçlerinin “Dürzi kardeşlerimizi kurtarmak ve rejimin çetelerini ortadan kaldırmak için çalıştığını” söyledi. Suriye Dışişleri Bakanlığı ise İsrail’i “haince bir saldırı” yapmakla suçladı.

Pazar günü Dürzi milislerle Bedevî kabileleri arasında başlayan çatışmalarda, Süveyda’da şu ana kadar 300’den fazla kişinin öldüğü bildirildi.

ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, güneydeki şiddetten “çok endişeli” olduğunu ancak çatışmaların birkaç saat içinde sona ereceğine inandığını belirtti.

Rubio, Çarşamba akşamı X (eski Twitter) platformunda yaptığı paylaşımda, “Bu endişe verici ve korkunç duruma bu gece son verecek belirli adımlar üzerinde anlaşmaya vardık.” dedi.

Suriye Dışişleri Bakanlığı ise yaptığı açıklamada, ülkenin “ABD ve Arap tarafların mevcut krizi barışçıl yollardan çözmeye yönelik çabalarını memnuniyetle karşıladığını” belirtti.

İsrail ise şu ana kadar ateşkes girişimi hakkında yorum yapmadı.

Suriye devlet haber ajansı SANA’ya göre, Suriye ordusu Süveyda’dan çekilmeye başladı.

Haberde, ordunun şehirden ayrılmasının, Suriye hükümeti ile Süveyda’daki dini liderler arasında varılan bir anlaşmanın parçası olduğu ve “yasadışı grupların takibinin tamamlanmasının” ardından gerçekleştiği belirtildi.

İsrail ordusu, Pazartesi günü Suriye güvenlik güçlerini ve silahlarını hedef almaya başlamıştı. Bu güçler, Aralık ayında Sünni İslamcı isyancıların Beşar Esad’ı devirmesinden bu yana ilk kez Süveyda’ya konuşlandırılmıştı.

Dürziler de dahil olmak üzere azınlık gruplar, dini Şii İslam’dan türemiş ancak kendine özgü bir kimliği ve inanç sistemi olan bir topluluk olarak, geçici Devlet Başkanı Ahmed el-Şaraa ve hükümetine karşı temkinli davranıyor. Şaraa’nın kendilerini koruyacağına dair taahhütlerine rağmen bu güvensizlik devam ediyor.

Son sekiz ayda meydana gelen mezhep temelli şiddet olayları, özellikle Mayıs ayında Şam ve Süveyda’da Dürziler, güvenlik güçleri ve müttefik İslamcı savaşçılar arasında çıkan ve onlarca kişinin öldüğü bildirilen çatışmalar, bu endişeleri daha da artırdı.

Bu çatışmaların ardından hükümet, Süveyda vilayetinde güvenliği sağlamak amacıyla yerel Dürzi milislerden güvenlik güçleri istihdam etmek üzere bir anlaşma yaptı.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İsrail ve İsrail’in işgali altındaki Golan Tepeleri’nde yaşayan Dürzilerle olan derin bağları nedeniyle Suriye’deki Dürzilere zarar gelmesini önlemeye kararlı olduğunu söyledi.

İsrail Savunma Bakanı Israel Katz, Çarşamba öğleden sonra X (eski Twitter) hesabından yaptığı açıklamada, “Şam’daki uyarıların sona erdiğini” ve İsrail ordusunun “Süveyda’da Dürzilere saldıran güçler tamamen çekilene kadar onları yok etmek için kararlılıkla operasyonlara devam edeceğini” söyledi.

Katz daha sonra, merkezî Şam’daki Ümeyye Meydanı’nda bulunan Suriye Savunma Bakanlığı’nın girişine yönelik İsrail hava saldırısı sırasında bir televizyon sunucusunun canlı yayında masanın altına saklandığı anları gösteren bir videoyu paylaşarak, “ağır darbeler başladı” mesajını yazdı.

Londra merkezli Suriyeli film yapımcısı Fadi Al Halabi, Şam’ı ziyaret ettiği sırada İsrail savaş uçaklarının yaklaştığını duyduğunu ve yakında bulunduğunu söyledi:

“İnsanların yüzü korkudan bembeyaz olmuştu. Herkes sokakta koşmaya başladı. Kimse nereye gideceğini bilmiyordu. Bir anda hava saldırıları başladı; en kalabalık yerler, Savunma Bakanlığı da dahil olmak üzere hedef alındı,” dedi BBC’ye.

İsrail ordusu ayrıca başkentteki Cumhurbaşkanlığı Sarayı civarında bulunan bir “askerî hedefi”, Süveyda’ya ilerlemekte olan ağır makineli tüfekler taşıyan zırhlı araçları, ateş noktalarını ve güney Suriye’deki silah depolarını da vurduğunu açıkladı.

Suriye Dışişleri Bakanlığı ise bu saldırıların Şam ve Süveyda’daki devlet kurumlarını ve sivil tesisleri hedef aldığını ve “birkaç masum sivilin öldüğünü” duyurdu.

Açıklamada, “Bu açık saldırı, İsrail varlığının kasıtlı olarak gerilimi tırmandırma, kaos yayma ve Suriye’deki güvenlik ile istikrarı baltalama politikasının bir parçasıdır. Bu, Birleşmiş Milletler Şartı’nın ve uluslararası insancıl hukukun açık bir ihlalidir.” ifadelerine yer verildi.

Birleşik Krallık merkezli Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) ise Süveyda kentindeki insani durumun hızla kötüleştiğini bildirdi.

SOHR kaynaklarına göre kentin birçok bölgesinde çatışmalar sürüyor, tanklar ise şehir hastanesini hedef aldı. Bu saldırı, hastanede tedavi gören çok sayıda yaralı arasında paniğe neden oldu. Ayrıca bölgede su ve tıbbi malzeme sıkıntısının ciddi boyutlara ulaştığı bildirildi.

Daha sonra Suriye Sağlık Bakanlığı, resmi haber ajansı SANA’ya yaptığı açıklamada, güvenlik güçlerinin hastaneye girdiğini ve “yasadışı grupların çekilmesinin ardından onlarca cesetle karşılaştıklarını” duyurdu.

BBC’ye konuşan ve adının Hosam olduğunu belirten bir kişi, Süveyda şehir merkezinde bulunduğunu ve sivillerin topçu ateşi ile keskin nişancıların hedefi olduğunu söyledi:

“Bugün komşumu kaybettim. Keskin nişancı vurdu. Ambulans çağırmaya çalıştık, hastaneye götürmek istedik ama başaramadık,” dedi.

SOHR’a göre, Pazar gününden bu yana Süveyda vilayetinde 300’den fazla kişi hayatını kaybetti.

Bu kişiler arasında 69 Dürzi savaşçı ve 40 sivil bulunuyor. Bu sivillerin 27’sinin içişleri ve savunma bakanlığına bağlı güçler tarafından infaz edildiği bildiriliyor.

Ayrıca 165 hükümet gücü mensubu ve 18 Bedevî savaşçının da öldüğü, İsrail saldırılarında ise 10 hükümet görevlisinin hayatını kaybettiği ifade ediliyor.

Süveyda’da Bedevî kabileleri ile Dürzi milisler arasındaki çatışmaların, geçen Cuma günü Şam otoyolu üzerinde bir Dürzi tüccarın kaçırılmasıyla başladığı bildiriliyor.

Pazar günü silahlı Dürzi savaşçılarının, Süveyda kentinde Bedevîlerin yaşadığı bir mahalleyi kuşattığı ve daha sonra ele geçirdiği iddia edildi. Çatışmalar kısa sürede Süveyda vilayetinin diğer bölgelerine yayıldı; kabile mensuplarının çevredeki Dürzi kasaba ve köylerine saldırılar düzenlediği bildirildi.

Suriye İçişleri Bakanlığı daha sonra yaptığı açıklamada, kendi güçleri ile Savunma Bakanlığı’na bağlı birliklerin müdahale edeceğini ve düzeni sağlayacağını duyurdu. Açıklamada, “ilgili resmi kurumların yokluğu nedeniyle bu tehlikeli tırmanışın yaşandığı” belirtildi.

Bu yılın başlarında İsrail Başbakanı, Süveyda ve güneydeki iki diğer vilayetin tamamen silahsızlandırılmasını talep etmişti. İsrail’in, Cumhurbaşkanı Şaraa’nın liderliğini yaptığı Sünni İslamcı grup Heyet Tahrir el-Şam’ı (HTŞ) bir tehdit olarak gördüğünü söylemişti. HTŞ, bir dönem El Kaide’ye bağlıydı ve halen BM ile Birleşik Krallık tarafından terör örgütü olarak kabul edilse de, ABD tarafından artık bu şekilde sınıflandırılmıyor.

İsrail ordusu, Esad rejiminin devrilmesinden bu yana, Suriye’deki askerî varlığı yok etmek amacıyla yüzlerce hava saldırısı düzenledi.

Ayrıca İsrail, işgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye arasında BM gözetimindeki silahtan arındırılmış tampon bölgeye, bu bölgeye komşu alanlara ve Hermon Dağı’nın zirvesine asker sevk etti.